Evrenimiz, sayısız gök cismini içerisinde barındıran akıl almaz derecede büyük bir yer olmasına rağmen dış uzay tamamen bom boş durumdadır. Bizim güneş sistemimizde 8 adet gezegen vardır. Bu 8 gezegenin merkezini Güneş oluşturur ve Güneş’e en yakın olup cehennem gibi sıcak olan Merkür’dür. Güneş sisteminin projektörü ise Venüs isimli sitemde ki en parlak gezegendir. Ve tabi ki bir çok kaynakta Mavi Gezegen olarak adlandırılan, üzerinde yaşam olan tek gezegen Dünya’mız da bu sistemin bir parçasıdır.
Bir çok Bilim Sever ‘in dikkatini çeken, bir çok dizi ve filme konu olan ,astronotların bir gün hayat bulmayı umdukları, Mars adında bir “kızıl gezegen” de bu sistemdedir.Bilimsever.com takipçilerinin muhtemelen bildiği gibi, Kızıl Gezegen’de su bulduk, bu yüzden bir yerlere varacak gibiyiz!
Fakat güneşe yakın bu iç gezegenlerin haricinde DEV GEZEGENLER olarak bilinen ve dört gezegene kıyasla büyük kütleli olan dört büyük gezegen daha vardır. Bu devlerin adı ise Jüpiter, Satürn, Uranüs ve Neptün’dür.
Bu dev gezegenlere Jovian Gezegenleri denir. Bu terim Roma mitolojisindeki tanrıların kralı ve aynı zamanda Jüpiter’in ilk keşfedildiği zamanlarda ki adı olan Jove’den gelmektedir. Aslında bu terim diğer tüm dev gezegenlere Jüpiter’in benzeri olarak çağrışım yaptırıyor. Bu devler sahip oldukları özelliklere göre Gaz Devleri ve Buz devleri olarak ikiye ayrılıyorlar. Tüm Jovian Gezegenleri “Gaz Devleri” olarak biliniyordu , ancak Uranüs ve Neptün daha sonra ” Buz Devleri ” olarak adlandırıldı.
Gaz Devleri nedir?
Hidrojen ve helyumdan oluşan, küçük bir kayalık çekirdeğe sahip ve neredeyse tüm kütlesi gazlardan oluşan gezegenler GAZ DEVİ gezegen olarak tanımlanabilir.
Jüpiter ve Satürn, Neptün ve Uranüs ile karşılaştırıldığında kütleleri oldukça yüksektir . Ayrıca kurucu gaz bileşimlerinde de farklılık gösterirler. Güneş sistemimizdeki ilk ve en büyük gaz devi olan Jüpiter’in yarıçapı Dünya’nın neredeyse 11-12 katı büyüklüğündedir. Onlarca uydusu olmasına rağmen NASA da onaylanmayı bekleyen bir çok uydusu daha vardır.
Gezegenler kaya ve buzdan oluşan bir çekirdeği çevreleyen çoğunlukla hidrojen, metan, amonyak ve helyumdan oluşurlar. Çekirdek, genelde büyük bir manyetik alan oluşturan sıvı metalik hidrojenden yapıldığı tahmin edilmektedir.
İkinci en büyük gaz gezegeni, Dünya’nın yarıçapının yaklaşık 9-10 kat büyük olan Satürn’dür. Satürn’ün en büyük ayırt edici özelliği, büyük ve gizemli olan halkalarıdır. Satürn’ün 53 uydusu vardır ve NASA tarafından onaylanmayı bekleyen bir çok uydusu daha vardır.
Diğer gaz halindeki gezegene ise Dünya’nın 4 katı yarıçapında olan Uranüs dür. Uranüs’ün ilginç yanı ise kendi etrafında dönüşünün geriye doğru yani ters yönde olmasıdır. Uranüs’ün atmosferi ise hidrojen, helyum ve amonyum dan oluşmaktadır.
Güneş sistemimizdeki son gaz gezegeni , Dünya’nın dört katı yarıçapına sahip olan Neptün’dür . NASA’ya göre Neptün’ün atmosferi Uranüs’ün atmosferi ile benzer bileşenlerden oluşmaktadır.
Buz Devlerimi ?
Buz devi gezegenler aslında helyum ve hidrojenden daha ağır maddelerden oluşan devasa gezegenlerdir. Buz devi olan Uranüs ve Neptün aslında oksijen, nitrojen, karbon ve sülfürden oluşmaktadır.
Jüpiter ve Satürn’de bulunan derin metalik hidrojen mantolar hem Uranüs hem de Neptün de yoktur. Bu görkemli gezegenleri, gaz devleri olan Jüpiter ve Satürn’den ayırmak için buz devleri olarak adlandırılır.
Uzay ve güneş sistemimiz hakkında ne kadar çok şey öğrenirsek, bu gezegende nasıl var olduğumuzu anlamaya o kadar yaklaşacağız.
